TFD Ordu İl Temsilcisi Ekiz: "Bu İş Vicdan İşi"

Gazeteci Ulvi Gündoğdu'nun Nesnel TV ekranlarında hazırlayıp sunduğu Ünye Wolfpack GYM Spor Merkezleri KONUŞUYORUM programının canlı yayın konuğu olan Türkiye Fizyoterapistler Derneği (TFD) Ordu İl Temsilcisi Fizyoterapist Merve Er Ekiz, fizyoterapistler olarak uzun zamandır bekledikleri Serbest Meslek Yönetmeliği'nin çıktığı ve bu yönetmelikle birlikte Sağlık Bakanlığı denetimine tabii olarak hizmet vereceklerini söyledi. Aynı zamanda Fizyo Ünye İşletmecisi Merve Er Ekiz, 'Bizler fizyoterapistler olarak hastaya daha yakın olmak, birilerinin ağrılarına, derdine çare olabilmek için bu mesleği seçtik.' dedi.

Canlı yayın programında Gazeteci Ulvi Gündoğdu’nun sorularını yanıtlayan Fizyoterapist Merve Er Ekiz’in açıklamaları şöyle;

“Serbest Meslek Yönetmeliğimiz Hayırlı Olsun”

“Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden geçen “Serbest Meslek Yönetmeliği” bize Bayramda haber verildi ve bize bayram müjdesi olarak geldi. Çok sevindik çünkü artık Sağlık Bakanlığı’na tabiyiz. Daha önce belediyelere bağlı olmaktan canımız sıkılmıştı iyice. Bizi denetleyen kısım belediyeydi artık biz fizyoterapistleri Sağlık Bakanlığımız denetleyecek ve artık hastaya hasta diyeceğiz, bu bizim açımızdan çok güzel bir duygu. Sürekli danışan diyorduk. Mesleki deneyimi, hatta bir mesleği olmayan kişiler kendisine başvuran kişilere danışan diyordu. Biz de diyorduk ama artık demeyeceğiz. Şimdi Özel Sağlık Hizmet Birimi olarak devam edeceğiz.”

“Hekim Tanı ve Teşhisi Koyup Bize Yönlendirebilecek”

“Yönetmeliğimiz tüm koruyucu sağlık profesyonellerini kapsıyor bu kısmı da bizim için çok güzel. Yani bu yönetmelik sadece fizyoterapistleri kapsamıyor. Bu yönetmelikle Uzman Hekim (Fizik Tedavi) tanı ve teşhisi koyacak sonrasında reçetelendirme ve tedavi planı ile hastayı bize yönlendirebilecek. Önceden de hekimlerimiz biz fizyoterapistlere yönlendirme yapıyorlardı ama bu şimdi resmiyete bürünmüş oldu.”

“Kırık-Çıkıkçı Muamelesi Gördük”

“Ayrıca Meclis’te bazı Milletvekilleri tarafından merdiven altı yerler, merdiven altı işletmeler olarak nitelendirildik. Sanki sağlık personelleri değilmişiz de kırık çıkıkçıymışız muamelesi gördük. O muameleyi gördük. Meclis’te bunun bu şekilde konuşulması bizi kırdık. Daha sonra yönetmelikle özgüvenimiz geri geldi ve biz buyuz sonunda yönetmeliğimiz var dedik. Bu yönetmelikle Türkiye Fizyoterapistler Derneği’mizden zaman zaman olan kopmalar sona ermiş oldu ve hatta yeni üyeler kazanmaya başladık. Bu kısım da çok güzel bir gelişme bizim için. Şunu da biliyoruz ama yönetmeliğimiz şuan bebek, biz bunu hep beraber Genel Başkanımız Kenan Zafer Aksungur’un öncülüğünde büyüteceğiz.”

“Tabelalarımızda Sağlık Bakanlığı Logoları Olacak”

“Mesela bizim şuanda SGK anlaşmalarımız yok. Yönetmeliğimizde o kısım eksik ama yine tabii ki insanımız bu yönetmelikle resmi olarak fizyoterapist var, fizik tedaviyi fizyoterapistlerden de alabileceğiz diyecekler. Güvenilir biri diyecekler, yine bizleri denetleyecek olan Sağlık Bakanlığı’nın logoları tabelalarımıza eklenecek. Dolayısıyla artık markalaşma kalkacak. Yani dolayısıyla Fizyo Ünye markamız sona ermiş olacak. Yönetmelik bize kendi adınız ve unvanınızı kullanacaksınız diyor.”

“Bu İş Vicdan İşi”

Ben açıkçası Tıp Fakültesi okumak istemememin sebebi kan sevmiyorum, işte kaotik ortam, kaos, nöbet gibi v.b nedenler bunda etkili oldu. Bizler fizyoterapistler olarak hastaya daha yakın olmak, birilerinin ağrılarına, derdine çare olabilmek için bu mesleği seçtik. Yine bizim işimiz gerçekten de vicdan işi. Vicdanınız olmayınca en iyi terapist de olsanız bir işe yaramaz. Ve insanların hayatına dokununca çok mutlu oluyorum. Çalışıyorsunuz, çalışıyorsunuz, bir ayak, bir uzuv hareket edince hastada ben hastadan, hasta yakınından daha çok seviniyorum. Hasta ayağa kalktığında daha çok seviniyorum.