FİLMLERDEKİ PORTAKAL

Bazı kültürlerde portakalın kötü şansı önleyebileceğine inanılıyor. Çinliler şans getirmesi için yeni yılın ikinci gününde portakal yiyor. Sinema dünyasındaki anlamı ise çok daha farklı.

Portakal ‘The Godfather’ ile başlayıp ardından suç türü yapımlar için ikonik hale gelen bir meyve. Öyle ki filmde genellikle bir karakterin ölümünden önce ya da herkesi şaşırtan bir aksiyon öncesi, şok edici trajedilerden önce ekranda portakal beliriyor. 

Filmde portakallar bir karakterin başına gelmek üzere olan bir trajedinin habercisi ve izleyicilere sahnedeki karaktere fazla bağlanmamalarını öğütleyen bir mesaj olarak yer alıyor. Lebo, The Godfather Legacy kitabında "Portakallar, kasvetli bir şekilde giyinilen setlerin özenle seçilmiş bir tamamlayıcısıydı." diye yazıyor.  

Geçtiğimiz yıllarda da çok sevilen bir Türk dizisinde portakal ile trajedi arasındaki ilişkiye yer verilmişti. Sanat, mitoloji pek çok alanda yer alan portakal, sağlık açısından da büyük önem taşıyor, ben de sizlere bu yönünden bahsedeceğim. Sağlığımızı nasıl etkilediğini, kimlerin portakal yememesi gerektiğini, neden portakal suyu değil de meyve halini seçmemiz gerektiğini anlatacağım sizlere.

Portakal en bilinen özelliği ile tam bir C vitamini deposu. Suda çözünen bir antioksidan olan C vitamini, serbest radikalleri zararsız hale getirerek hücreleri korumaya destek oluyor. Meyvenin kendisini tüketmenin, vitamin, mineral ve lif alımınıza katkıda bulunacağını her daim hatırlayın.
Taze sıkılmış meyve suları hazır meyve sularına göre masum olsa da bilinenin aksine çok da masum değil. Yetişkin bir bireye günlük 3 porsiyon meyve tüketimi öneriyoruz. 1 orta boy portakal ise bir porsiyon meyvedir. Peki bir su bardağı portakal suyu için kaç orta boy portakal sıkmak gerekir? 

Küçük bir hesap yapmak gerekirse, bir bardak portakal suyu elde edebilmek için en az 4 portakal sıkmanız gerekiyor ve bu durumda bir bardaktan neredeyse 4 porsiyon meyvenin kalorisini almış oluyorsunuz. Üstelik çiğneme reflekslerinizi uyarmadığı için tokluk hissi sağlanmasını da geciktiriyor. İşte bu bize açıkça gösteriyor ki meyve suyunu tercih etmek yerine meyvenin kendisini tercih etmeliyiz.

Portakal C vitamini, karotenoidler, hesperidin, beta-karoten, folat ve narinjin gibi flavonoidleri içerir. Böylece serbest radikallerin kolesterolü oksitlemesini engelleyerek inme ve kalp krizini engeller. Kalp ve damar sağlığını korumaya yardımcı olur. Cilt sağlığını olumlu etkiler.

Pek çok kozmetik firması meyvenin özünden krem, şampuan ve makyaj malzemesi elde ediyor. Cildin nemlenmesine ve yenilenerek canlı kalmasını destekler.  Posa içeriğiyle tok kalmaya yardımcı olur.

Portakal asitli bir meyve olduğu için özellikle gastrit, reflü veya ülser gibi sindirim sistemi rahatsızlığı olan kişilerde mide yanması, şişkinlik veya gaz gibi şikayetlere neden olabilir. Sindirim sistemi rahatsızlığı dışında, kumarin grubu kan sulandırıcı ilaç kullanan kişilerin de portakal tüketimini sınırlaması gerekiyor.