Reklam
Reklam

"OKUYOR, YAZIYOR, ÇİZİYOR YA DA KARALIYOR"

Ordu Büyükşehir Belediyesi’ne ait Ünye Hüsrev Yürür Konağı’nda her biri birbirinden güzel ve ilgi çekici sanatsal eserlerini sergileyen Ressam Sebile K. Tebidze’yle sergilediği tablolarla ilgili özel bir röportaj gerçekleştirdik.

"OKUYOR, YAZIYOR, ÇİZİYOR YA DA KARALIYOR"
26 Temmuz 2022 - 15:48 - Güncelleme: 26 Temmuz 2022 - 16:45
Kısaca kendisinden bahseden Ressam Sebile K. Tebidze,“Kendimi aslında kitaplarımda şöyle ifade ediyorum. Okuyor, yazıyor, çiziyor ya da karalıyor. Ben 1974 yılında Ünye'de dünyaya geldim. Lise, ilkokul lise eğitimimi burada tamamladım. Peşinden yükseköğretim için Erciyes İlahiyat Fakültesi'nde okudum. Ardından on dokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Sosyal Bilimler bağlı olarak kadın erkek ilişkileri feminizm üzerine bir yüksek lisans yapmaya onun ardından Ordu Üniversitesi'nde geleneksel el sanatlarında ders aldım. Şimdi de sosyoloji bölümünde öğrencilik devam ediyor. Kısmet olursa bir arkeoloji ya da sanat tarihi okumaya, seneye üniversite sınavına gireceğim. Hani bana ne olacaksınız diye sorsanız ya da öğretmenlik yapıyorum aktif olarak. Öğrencilerim bana sorduklarında şunu söylüyorum. Her işte emekli olabilirim ama bir şeyden asla emekli olmayacağım. Seksende de doksanda da öğrenci olmaya devam edeceğim. Kimdir diye sorsanız uslanmaz bir öğrenci derdim.” ifadelerini kullandı.

“41 Tane Eserle Çalıştım”

Sanatçı Ressam Tebidze, sanatsal faaliyetlerinde 41 eserle çalıştığını belirterek, “Genelde sergilerde mümkün mertebe kırk bir eserle katılmaya çalışıyorum. Hep kırk bir kere maşallah deriz,  kırk kıymetlidir. 41 rakamlarımız kıymetlidir. O yüzden 41’i kullanıyorum. Kırk bir tane eserle çalıştım burada. Sergilerden alınmış ikişer örnekler, üçer örnekler şeklinde yaptık. Bu sergiyi düzenlemiş olduk.” dedi.

“O Çınar Benim İçin Çok Kıymetli”

Sanat eserlerinde çınar ağacının hikâyesinden bahseden Ressam Sebile K. Tebidze,“Ünye Çınar'ın meydandadır biliyorsunuz. Çıktığımız zaman altında bir otobüs durağı vardı. Bütün öğrencileri oraya gelir. Orada da yapılan bütün hikâye; kız öğrencileri, erkek öğrenciler bir yandan otobüs beklerler. Ama onun yanında bir de seveceği beklerler. Karşıda da Karşıda da eski hamamın oradan Saray oradan bu tarafa doğru sevilecek gelirse diyemezsin ki bakamazsın gözüne bakıyor mu diye bakamazsın. Hele yanlışlıkla bir de göz göze geldiysen dünyanın en mutlu insanı sensindir. İşte o gençlik yıllarında gençlerin birbirini beklediği sevdiceği beklediği çınar sebebiyle o çınar benim için çok kıymetliydi. Çınar'ı çiziyorum. Aslında böyle şöyle de bir tarafı var bekledim de gelmediğim Çınar'ın. Yurt dışındaki sergilerimde genelde bu çınarı kullanıyorum. Bu çınarın bir yaprağının versiyonunu çizerdim. Mesela Paris'teki bir resim sergisi olmuştu. Orada bu çınarın yaprağını gönderdim. Bulgaristan'daki bir sergiyi bu çınarın başka bir gönderdim.” diyerek Ünye’nin simgelerinden olan Cumhuriyet Meydanı’ndaki çınar ağacının sanata ışık tutan geçmişinden bahsetti.

Ünye’yi tasvir ettiği bir eserde kendi çocukluğu ile Ünye’nin simgelerini harmanlayan Sanatçı Ressam Sebile K. Tebidze, yapmış olduğu çalışmayı şu şekilde ifade etti;

“Hepsinin Benim Hayatımda Bir Hikâyesi Var”

“Hepsinin benim hayatımda bir hikâyesi var. Biz Gürcistan kökenliyiz göçmeniz. Benim büyük anneannem bu iskeleden göç ederken 14 yaşında bir çocuk olarak bu iskeleden şeye geliyor, Ünye'ye giriş yapıyor. O yüzden benim için kıymetlidir. Saray Camii'nin babamın, dedemin hayatında ayrı bir hikayesi var. Taka dediğim gibi büyüklerimiz burayı göç ederken gemilerle geliyorlar. O gemilerden sonra takalara biniyor Ünye'ye giriş yapıyorlar iskele üzerinden. Kınalı gerdan yine çokça kullandığım figürlerden bir tanesidir. İşte yöresel ağızda, Hasan Ağa, Hasancık kuşu gibi isimler veririz. O da benim için kıymetlidir. Çocukluğuma dair. Hatta bir yerde her kış mevsiminde böyle kuşları şey yaparım. Beslerim. Herkes der ki yalnızlıktan. Çocukluğumda ürküttüğüm Kınalı Gerdan'dan Hürriyet vardı.”

Eski minyatürcülerin isim kullanmayıp eserlerinden kendilerini belli etiklerinin altını çizen Tebidze, “Eski sanatçılar her resimde konuyu eksik bırakırlar. O eksiklikten anlarsınız ki bu resim o sanatkâra ait ya da sanatçıya ait. Ben de kartal figürünü el kullanıyorsam genelde bir pençeyi eksik bırakırım. Öyle bir imza vardır. Diğer eserlerde imza bulursunuz ama bunda imza bulamazsınız.” dedi.

Tebidze, Ünye’yle ilgili resmettiği bir eserine dair de şunları söyledi; “Tozkoparan kaya mezarı var. Ki o dik duruşu ve benzerini anlatırken o ihtişamıyla duruyor orada. Ünye'nin geçmişini anlatır. Benim çocukluğumun geçtiği mekândır. Orada büyüdük. Şu anda Ünye çok turist gelmiyor ama çocukluğumda çok turist gelirdi ve burayı çok ziyaret ederlerdi. Belki bugünkü o hayal kuran işte sanatçı, gezgin olma hayallerimi o tozkoparan mağarasına gelen turistlerden kaptığım dün ortada. O yüzden burada benim çocukluğuma dair ne varsa hepsi burada var. Ama aynı zamanda Ünye'ye ait ne arıyorsanız hepsini orada bulabiliyorsunuz.”

Konuşmasının sonunda kendisine Hüsrev Yürür Konağı’nda sergi açma fırsatı veren Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Hilmi Güler ve sergisini ziyaret eden Ünye Kaymakamı Ayhan Işık ile Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı’ya teşekkür eden Ressam Sebile K. Tebidze’nin Ağustos’un ilk haftasının sonuna kadar konakta ziyaretçilerini bekliyor.



 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum