Reklam
Reklam
Mehmet Kıyak

Mehmet Kıyak

[email protected]

SORUMSUZLUK CİNAYETTİR…

08 Ocak 2022 - 11:25

Sorumlulukla sorumsuzluk düşman kardeşler gibi. İçeriği doldurulup derin anlamlar yüklenebilir.

Her gün rutin ritüellerimizden biri; bir mahalle kadar sokak hayvanı yok ediliyor.

Komşumla sabah kahvesi içiyoruz, hanım ortada yok. Biraz ileride, yavru kedinin başında bekliyor.

Hasta galiba?
-Kahvemizi içelim ben bakarım.
-Kaçıyor yakalayamazsın.

İki yudumda bitirip hemen kalkıp yanına yaklaştım hiçbir şeyin farkında değildi, kafasını taşa koymuş hayattan vazgeçmiş ölümü bekliyor. Kış ayında başının üstünde karasinekler uçuşuyor pis kokular yayıyordu. Yaklaştıkça ağır, pis koku daha da çoğaldı.
Birden canlanmış, elimi ısırmasına rağmen bırakmamıştım. Çenesinin yarısının eti yoktu olan kısım çürümüş ağzı kapalı olduğu halde dişleri görünüyordu.

Adını Matilda koyduk.
Telefonu olan biriyle karşılaşmaması büyük şanstı. Ölümüne kadar başında bekler belgeselini çekerdi. Her akşam televizyon haberlerinde gösteri izler gibi izlediğimiz ilkellik ve vahşet belgeselcilerin belgesi değil mi?

Yılbaşı akşamı…

Eski yılın almanağından kronolojik sıralamasını yılın son haberiyle birlikte izlemek için televizyon karşısındayım. Ali Kırca’nın, Reha Muhtar’ın, Mehmet Ali Birand’ın yılbaşı gecelerindeki görüntüyü aradım. Ne yılbaşı, ne aybaşı, ne gecelik regl. Haberle ise daha felaket!

Yılbaşı, bütün kanallar eğlence ve müzik dolu. Sanatçının biri yılbaşı akşamı Türkiye’nin huzuruna eşofmanla çıkmış. Siz pijama deyin.

Dünya çok değişti. Yeni yılda ben de değişmek istiyorum. Siz de değişebilirsiniz.
Sokak hayvanlarıyla başlayın, Yoğun gündem oluşturuldu, Allah’tan hükümet yanlış karardan çabuk döndü. Yeteriz çünkü bizden kalabalık değiller. Bir tanesini dost edinin, hani yan man baksanız da kendi türleriniz gibi zarar vermezler. Kız Meslek Lisesinde Sevdiye Öğretmen gibi başını okşayın, elinizdeki simidi paylaşın bir paket sigara 20 lira 10 liralık yem bir paket sigaradan daha mutlu olursunuz.

Barınak işini asla beceremeyiz. Elli, yüz köpeğin içinde bizdeki gibi bir tane mafya babası çıkınca ye bakalım yiyebilirsen…

Alman düşünür Goethe; “bir şehrin yaşanılır olduğunu görmek istiyorsanız o şehrin sokak hayvanlarına bakın” demiş. Keşke, herkes bir hayvanın bakımını sahiplense. Toplum terapisi olur. Bir mahalleden büyük değiller…

Matilda mı? Çok mutlu yaşattığımızı görünce biz daha mutluyuz.
Birbirimizi yaşatamıyoruz, söz konusu yaşamak değil, yaşatmak!
Sokak çöpçüsünün elindeki pis süpürgeyle sırtının okşanmasını ya da itfaiye erlerinin kurtarma çabalarını insanlık taslama görüntülerini gözümüze sokarak sorumluluktan kurtulamayız…

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum