Seçim süreçlerinde halk siyasal partilerin kimini iktidara, kimini muhalefete, kimini de meclis dışına taşıyarak demokraside belirleyici rol oynadığını sanır. Tarihsel süreçler karmaşık ilişkilerle inadına saptanamayan sorunlarla hiçbir zaman değişmeyen tablo.
Coğrafyamızda sorunlarla mücadele ediliyor gibi gösterilir. Karmakarışıklığın yumağında da mücadele edilmediği görülür. Yabancılara satılan konutlar karşısında vatandaşlık verilirken alınan paraların nerede olduğunu ben bilmiyorum. Bugün Turizm Bakanı konuşuyor
-başta Ruslar yabancılara satılan konutları, turistlere kiraladıklarını dile getirirken sertifika verileceğini, gelir vergisinin alınacağına karşılık AİRBİNG (yine bir şey uydurdular) düzenlemesinin yolda olduğunu söylerken yol uzun. Ne zaman…
Bizde, Sorunlar uzundur yollar gibi.
38 yıl önce, yıl 1984 ilk hain saldırının ardından giden canlarımızın yerine ekranlarda zamanın başbakanı Özal’ın kurduğu cümle.
-İki çapulcu,
benliğimde her zaman tazeliğini korur.
Terör mü? Tablo ortada. Koy bi kaset Semra neşemizi bulalım.
Bugün hala neşe sürüyor, koy bi zam.
Uzun boylu büyük adamlar bugünlerde bir kesim zammı, karşıt kesim zoomu konuşuyor. Oysa yurttaş sistemini çoktan kurmuş ev kiraları karşısında birbirlerini yemeleri cabası. Mikrofon karşısında mücadelemiz sürüyor. Devlet, başta yurttaşın can ve mal güvenliği, sonra özel tüzel kamu kuruluşlarını yasayla koruma altına alması anayasanın temel ilkeleri arasında yer almazken. Bizim kuşak iyi bilir texası tommixi silahlı rangerları. Küçücük kasabamızın Gece üçte sokakların haline bak bakabilirsen.
Bugün İstanbul’dan önemli bir misafirim vardı. Aile dostu Prof.Dr. Kurt Koswig’den konuyu açtı. Nazilerden kaçan ve Atatürk’ün daveti üzerine Türkiye’ye gelen ve rüyalarını bile Türkçe gören bir Alman. Bilim adamı. Erzurum, Erciyes İstanbul üniversitelerinde yaptıklarını internetten öğrenin. Burada anlatmak fazlasıyla alan kaplayacak. Kosswig Haritada belirledikleri yere varmak için yola koyulur. o yıllarda zorlu yokuşlu uzun yürüyüşün sonu bir göl kıyısı, patlayan bir tüfek ardından gökyüzüne havalanan binlerce kuş. Koswig dağ bayır giderken insanın aklına iki buçuk aylık tatile giren dağ bayır kalmamış modern Türkiyemiz’de Milletvekillerimizi görebilmenin kuşkusu içinden çıkamıyor insan. Her zamanki gibi Bizi bizimle bırakarak yoksa kuytulara mı sinecekler?
Bırakalım vekilleri, bizi halimiz ortada.
Köylüler, doğaya zarar veriyor diye silahlı adam tutmuş. araştırma sonunda aksine kuşların böcekleri yedikleri zararlılara karşı mücadele ettiklerini silahlı adamın yeni görevi hem doğayı hem kuşları korumak olduğu söylenirken Alman bilim adamı doğal zenginliğimizi Manyas Kuş Cennetini bize armağan eder.
Yabancılar olmasa çoğu dertlerimizden, değerlerimizden haberimiz yok. Marmaris’i gezgin bir İngiliz keşfetmiş. Ermeni yurttaşımız Ara Güler AFRODİSİAS’ı fotoğraflamış valilere bakanlara kabul ettiremeyince, ünlü TİME dergisine fotoğrafları göndermiş ve ardından bizimkilerin uyuyan gözleri birden açılıvermiş. Coğrafyamız bu hikayelerle dolu.
Gelecekte ülkeyi göçmenlerin yöneteceği olasılıklar arasında. Belki bizden daha iyi yönetecekler. Almanya da Ryyan Alshebl adlı Suriyeli göçmen belediye başkanı seçildi bile, yaşı da 29. Allahtan bizimkiler örgütlü karmakarışık yumak yığını, yanından bile geçemezler.
Gelecekte neler olur bilinmez. Eski başkan, yeni anayasa, yeni başkan önümüzdeki engel darbe anayasası. Ha gayret…
FACEBOOK YORUMLAR